Öğrencilerin İzlemesi Gereken Filmler-1
Bundan sonra sizlere her öğrencinin okul hayatı boyunca kesinlikle bir kere izlemesi gerektiğini düşündüğüm filmleri aktarmaya çalışacağım.
İlk filmimiz Ekim Düşü (İngilizce özgün adıyla October Sky), yönetmenliğini Joe Johnston’ın üstlendiği 1999 ABD yapımı biyografik film. Filmin başrollerini Jake Gyllenhaal, Chris Cooper ve Laura Dern paylaşmaktadır. Film bir madencinin oğlu olan Homer Hickam isimli bir gencin gerçek hikâyesine dayanmaktadır. Sovyet uydusu Sputnik 1in fırlatılışından çok etkilenen Homer’ın babasının karşı gelmesine rağmen amatör roket yapımı ile uğraşması ve sonunda bir NASA mühendisi olması sürecinde gerçekleşen olaylar anlatılmaktadır.
Görüp görebileceğiniz en ilham verici filmlerden biri. İzleyenlere umut etmeyi, odaklanmayı ve hayallerini gerçekleştirmek için gereken enerji ihtiyacını fazlasıyla veren bir film.
Filmde matematiğin ne kadar önemli olduğunu vurgulamasını izlemek bir matematikçi olarak beni ayrıca mutlu etti.
Başarı denilen olgunun özünün eğitim, toplum, kültür gibi çevresel faktörlerden ziyade bireyin kendisinden kaynaklandığını göstermesi bakımından dikkate alınması gereken bir film. Yani 16-17 yaşında çocuklar 1950’lerin Amerika’sında bir maden kasabasında yoksulluğa, baskıya, türlü olumsuzluklara rağmen Sputnik’ten ilham alıp roket yapmayı düşünebiliyor ve hatta bunu başarabiliyorlarsa bundan çıkarmamız gereken dersler var diye düşünüyorum. Bu film ve hikaye, Amerika’nın bireycilik ve bireysel başarı üzerinde temellendiğini çok açık bir şekilde anlatıyor. Ana karakter Homer Hickam, başlangıçta ailesi ve kurumsal-sosyal çevrelerden gelen ideolojik baskılara aldırmadan, kısmen öğretmeninin çabaları ve idolü Alman roketbilimci Wernher Von Braun imgesi sayesine projesini gerçekleştirip başarıya ulaşabiliyor. Esas vurucu olan nokta, bu başarıda sosyal çevre, eğitim kalitesi gibi üstyapı unsurlarının rolünün minimum seviyede olması. Filmin sonunda, ayrıca, elde edilen bireysel başarı sonucunda Homer’ın ailesi ve sosyal çevresinin tutumlarının olumlu yönde değiştiğine de tanıklık ediyoruz.
Geçmişe yönelik bir tahlil yaparsak bilimsel başarı ve ilerlemenin, sanatsal yetenekte olduğu gibi, bireyin kendisine mahsus öz karakter özellikleri ve yetenekleri ile vücut bulduğunu görmekteyiz. O nedenledir ki en muhafazakâr ve en az gelişmiş toplumlarda bile bu yeteneğe sahip insanlar bulunmaktadır. Öte yandan, bireysel başarının tıpkı bireysel refah örneğinde olduğu gibi netice itibariyle toplumda olumlu yönde tutum değişikliğine yol açtığı, bu sayede bir katalizör görevi üstlendiğini tespit ediyoruz. İlginç bir dipnot vereyim October Sky ismi, filme konu olan kitabın adının, rocket boys, harflerinin yer değiştirilmesiyle oluşturulmuş.