Akçaağaç yapraklarının fraktal desenler sergilediğini biliyor muydunuz?

Boyut, matematiksel nesneleri tanımlamak için kullanılan parametre veya koordinat sayısı olarak tanımlanabilir. Örneğin çizgiler tek boyutlu, kareler iki boyutlu olarak tanımlanır. Fraktal, benzer kalıpların tekrarlanmasından oluşan düzensiz şekilli nesnelerdir. Fraktallar tam sayı boyutuyla tanımlanamazlar. Yaprakların, ağaçların ve kıyı şeridinin ana hatları gibi nesneler doğada görebileceğimiz fraktallara benzer yapılardır.

Matematikte fraktal, doğada bulunabilen nesneleri veya fenomenleri tanımlamak için kullanılan soyut bir kavramdır. Bu nedenle doğada bazı örnekler bulmam şaşırtıcı değil. Genel olarak konuşursak, fraktallar genellikle giderek daha küçük ölçeklerde tekrarlanan benzer bir model gösterir. Fraktallar aynı zamanda genişleyen simetri veya gelişen simetri olarak da bilinir. Çoğaltılan örüntü her ölçekte tam olarak aynıysa, o zaman kendine benzer bir örüntüye sahibiz. Ama bu her zaman böyle değildir.

Birçok bitkinin oldukça ilginç yaprakları vardır ve yapılarında bazı matematiksel desenler bulunabilir. Bir akçaağaç yaprağı yaklaşık bir fraktaldır (desen sonludur). Neden yaklaşık diyorum çünkü fraktal demek akçaağaçlara haksızlık olur. Çünkü fraktallardan öncede akçaağaçlar vardı. O yüzden bu bir fraktal” yerine “Bu akçaağaç” demeliyiz ama elbette matematiğin genelleme yapması, evrensel ilkeleri bulması gerekiyor. Bu onun değeridir, ama aynı zamanda sınırlamasıdır, çünkü günün sonunda bu bir akçaağaçtır.

Bu önemsiz bir ayrım değil, çünkü Dünya’yı iyileştirmeyi düşünüyorsak, bir noktada matematikten ayrılmamız ve Dünya’nın yaşamının fraktallara uyduğunu söylememiz daha doğru olacaktır.